derin bir nefes alıp odaya girdim. görünüşe göre herkes burada. gözleri ağlamaktan mariana çukuru’na dönüşmüş, titreşmekten ellerinin rengi atmış birçok insan!
havada berbat bir yapaylık var. bu yapaylığı bir kez olsun soluyan bir daha unutamaz, güvenin bana.
ben odaya adımladığımda bu düştü-düşecek kafa yığınları bana doğru topyekün dönüverdi. yüzlerine zorla acı fırçalanmış, suratları esasen sütliman bir tuval; ölen insanın ardından ölmüş numarası yapmaktalar.
havada berbat bir yapaylık var. benim ağabeyim öldüğü için bana kilitlenen kafaların başka noktalara döneceği yok. odaya girdiğimde çöken sessizlik yüzünden birçok kişinin nefesini tuttuğunu düşündüm. bu iğrenç morluklar artık nefeslerini daha fazla tutamadıkları için de olabilir, çoktan ölmüş benlikleri nedeniyle de olabilir. pek de umrumda değil. onlarca çift gözün benim gözlerime yalvarırcasına bakması ilginç bir şekilde hoşuma gidiyor. ağabeyimin ölüm haberini en son ben aldım. odadakiler benim iyi hissedip hissetmediğim, ölümü nasıl karşıladığım meseleleri ile yakından ilgili. esasen bu, size değer verildiğini gösteriyor gibi gözükse de bu müsveddelerin benim neşemi ölçüp tartacaklarını, ardından da aşağıdaki dükkanlardan yiyecek bir şeyler tartacaklarını biliyorum. onların asıl derdi bir an evvel tüyebilmek buradan.
ağabeyim için sessizliğimi koruyorum. sol köşede yngvar oturmuş, elinde bir cep matarası ve körkütük sarhoş. işte dürüst bir adam, diye iç geçiriyorum. ağabeyimin en sıkı dostu olduğuna şaşmamalı.
cebimden kendi mataramı çıkartıyorum ve kapağını hafifçe açmaya koyuluyorum.
-arne, iyi misin?
dayanamadılar ve nihayet sordular. hepsinin gözlerinin içine bakarak konyağı yudumluyorum. ardından matarayı yavaşça yngvar’a doğru kaldırıp selamlıyorum. görmüyor. birileri şansını bir kez daha deniyor.
-arne, yapma. kendine gel. sarhoş olmuşsun. kendine zarar veriyorsun. öldüreceksin bir gün kendini.
sesin geldiğini tahmin ettiğim taraflara bulanık bakınıyorum. sessizliğimi bozmanın vakti.
-yaşam zaten öldürür.
biraz daha konyak.
yaşam zaten öldürür.
biraz daha konyak.
yaşam zaten öldürür.
Categories
yaşam zaten öldürür
“yüzlerine zorla acı fırçalanmış, suratları esasen sütliman bir tuval; ölen insanın ardından ölmüş numarası yapmaktalar.”