“stüdyodaki ve ekran başındaki herkese merhaba! “sen ne görüyorsun?” yarışmasına hoş geldiniz! bugün yarışmacılarımız arasında aktris jessica epstein, gazeteci matt theroux ve yazar levi bedsworth var.”
-bak, levi bedsworth da varmış. bu adamın burada ne işi var?
-yani bizim bu televizyonun başında ne işimiz varsa aynı nedendendir sanırım. can sıkıntısı.
-bir hafta önce eşi sylvia öldü, biliyor musun?
-hayır.
-ilk avrupa turnesine giderken karavanı yuvarlanmış. belki de amerika’da kalsa böyle olmayacaktı.
-bilmem. daha fazla para kazanmak istemiştir. çoğu kişi inatçı ve hırslı olduğu için ölür. neyse.
“sıradaki resim…”
kumandadan sesi açıyorum.
“evet, levi. bu resimde sen ne görüyorsun?”
-boş bakıyor. şu an o resimde hiçbir bok göremediğine eminim.
-…
“bu resimde. öhm. güneş gidici. kaçak sevgili gece kapıda. akşamüstü yerler çatlak-kuru. çam iğneleri ben ezdikçe çatırdıyor. burun kızıllaştırıcı serin bir hava ve çürük ağaç kokusu kokteyli. pamuklu, bol ve koyu renk kıyafetler. rüzgarın tokatlayarak mora çaldığı eller. yarıda kalmış evlilik yüzüğü.
cırtlak kuş korosu. synthesizer bozması akarsu, progresif yaprak hışırtıları. ileride beyaz şapkalı, yalnızlık tablosu dağ. kendine has uçurumlar. yine de uçurumlar. eğimlerinde bir keçi. tırmanmaktan ıskalamış manzarayı. benim gördüğümü göremeyen bir keçi. bu daha doğru.
dağın yanında az-heybet bir dağ daha. aralarında esintilerin kanalı bir vadi. vadinin ucunda kanayan bir su. vadiler ceset dolu. dağdan düşenlerin kırık kemikleri. kemikleri unutturan esintiler. unutuluşlar vadisi. birkaç ölü keçi. benim gördüğümü göremeyen birkaç ölü keçi. bu daha doğru.
solumda gürül gürül baslaşan bir nehir. nehirin üstüne sarkıp dilenen birkaç gevşek dallı ağaç. hepsi nehiri ister. nehirin yüksek debisinde ekstrem kütükler. bir kıyıya serpilmiş birçok keçi. kafaları suya gömülü. tek gördükleri şahsi yansımalar. dağlara hazırlanan keçiler. midelerinde depoladıkları su. bir keçinin öbür kıyıda gördükleri. kızgın nehirin hiddeti. ayağı-suda keçinin ekstrem kapılışları. titrek akışın içerisinde çığlıklar. maskesini çıkartan ölümcül nehir. kan kırmızısı makyajı. artık bir kanayan su. vadiye ulaşan nehir. vadiler ceset dolu. nehirin yuttukları. kanı uçuran esintiler. unutuluşlar vadisi. birçok ölü keçi. benim gördüğümü göremeyen birçok ölü keçi. bu daha doğru. içlerinden birisi. toynak yerine elleri olan. parmağında bir evlilik yüzüğü. yarıda kalmış.”
2 replies on “görünenler”
Aklından geçenleri böylesine güzel aktarabilmeni ve hissiyatı geçirebilmeni tebrik ediyorum. Yolun açık olsun.
teşekkür ederim iyi dilekleriniz ve görüşleriniz için. sevgiler!