Categories
yazılar

beyin ölümü

“bu nedenledir ki aceleyle ölen insanların suratlarında hep komik, kendinden tezat birkaç milyon ifade bulunur. sanırım.”


altı dakika.

yedi.

sekiz.

hiçbir şey yapmıyorum. tüm anılarımızın hatrına oturup bir sigara sarmış ve onun cansız bedeni yanında sükunet içerisinde oturuyorum. henüz mor devrim gerçekleşmemiş gövdesini canlı bir insandan ayırt etmek olanaksız. ne zaman mosmor kesileceğini merak ediyorum. tüm hayallerinin bir çırpıda elinden alınmış olması adil değil, diye düşünüyorum. basit bir ölümle tüm düşleri geride bırakmış olmanın hem buruk hem de tuhaf bir biçimde rahatlatıcı yüz ifadesine bürünerek son nefesini vermiş gibi duruyor. son nefes, ince hesaplarla inşa edilen gelecek ümitlerine karşı alınan bir yenilgi yanılsaması gibi karşımıza çıkadursun, esasen kendi içerisinde büyük bir boşalma ve huzura erme barındırıyor. bu nedenledir ki aceleyle ölen insanların suratlarında hep komik, kendinden tezat birkaç milyon ifade bulunur. sanırım.

dokuz.

sol eli bir orak, sağ eli bir çekiç; ruhen sosyalist bu insan toplaması dokuz dakika önce öldü. sosyalistliği politik değildi. onun inanmak istediği düş bulutlarının arasındaki toplumsal eğlence, inanışlar, sevimli ilişkiler, markette etikete bakmadan alışveriş etme imkanları gibi her insan açısından standart kabul edilen basit yaşam muhasebesiydi ve sosyal bir canlı olarak kitlelerce kabul göreceğini umarak yaşadı.

yaşadı. ne acı kelime. artık yaşamıyor.

on.

yüzündeki zengin manalı binlerce ifade iyice sinirimi bozmaya başlıyor. öldün işte, yaşıyormuş gibi davranmayı bırakmalısın.

yavaşça doğrulup son bir kez bakıyorum. hoşçakal lev!

telefonum çalıyor.

-alo? merhaba! ben lev. nasıl yardımcı olabilirim?

-kataloğunuzda gördüğüm lambanın fiy…

telefonu kapatıyorum. tüm hayallerimin elimden bir telefonla alınmış olması adil değil, diye düşünüyorum.

yaşamın da hiçbir zaman adil olma kaygısı taşımadığı aklıma geliyor.

4 replies on “beyin ölümü”

“Mor devrim” 🙂 şaşırılmayacağı üzere yine çok güzel bir yazı olmuş, teşekkürler.

merhaba esin! ölümün ciddiyeti/ciddiyetsizliği üzerinde fikir edinebilmenin en iyi yolunun olabildiğince onu karıştırmak ve irdelemek olduğunu düşünüyorum. sanıyorum bu nedenle ölüm üzerinde biraz jimnastik yapmak içimden geliyor. ölümü kurcalamak demek yaşamı kurcalamak demek olabilir, zira yaşamın tüm çerçevesi bir tek ölümle ortaya çıkabiliyor. onun dışında hep ucu açık bir kavram.

epey bir süredir takipte olduğunu görmek harika. teşekkür ederim! sevgiler.

Leave a Reply to Esin Cancel reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *